Ülkemizde son yıllarda özellikle kadınlarda artan sigara kullanımı, ciddi sağlık problemlerine yol açarken, sigaradan en çok etkilenen ise anne karnındaki bebek oluyor…
Özellikle kadınlar arasında her geçen yıl artan sigara tüketimi, hamilelik döneminde geri dönülemeyen zararlara neden oluyor. Özellikle anne adayı olan kadınlarda oluşan sigara bağımlılığı, sadece içen kişiyi değil, aynı zamanda anne karnındaki bebeği de olumsuz yönde etkiliyor.
Anne karnındaki bebeğin göbek kordonu ve plasenta (eş) aracılığıyla annenin yediği içtiği besinlerden, soluduğu havadan, psikolojik yapısından beslenip, etkilendiğini söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Gülhan Cengiz "Hem anne hem de bebek için son derece tehlikeli olan sigara, stres ve sıkıntı giderici değil, stres ve sıkıntı kaynağı oluyor. Sigara göründüğü gibi basit değil, 4000 civarında zehirli ve kanserojen kimyasal madde içeriyor. Sigara, annenin başta solunum sistemi olmak üzere kalp, damarlar ve vücudun diğer tüm organlarına zarar veriyor" diyor. Annenin faydalı besinler alması halinde bebeğinin sağlıklı gelişip büyüyeceğinin altını çizen Cengiz, annenin sigara içmesi durumunda ise sigarada bulunan kimyasal maddelerin aynı yolla bebeğe ulaşacağını belirtiyor ve ekliyor "Anne sigara içiyorsa bebek de sigara içiyordur. Bu da henüz gelişmekte olan minicik bebeğin yeni oluşmakta olan organlarına zarar verir. Bebeğin organları annesine göre kat kat fazla zarar görür."
Gebelikte pasif sigara içiciliğine dikkat
Hamile annenin her zaman temiz havalı yerleri tercih etmesi gerekiyor. Pasif sigara içiciliği, sigara içmeyen kişiye çok fazla zarar verebiliyor. Ayrıca, çevreye yayılan yan akım dumanı daha fazla kimyasal madde içerdiği için daha zararlı hale geliyor.
Anne adayı, gebeliği sırasında sigara içsin ya da içmesin başkalarının içtiği dumandan da etkileneceğini göz önünde bulundurmalıdır. Annenin bulunduğu ortamdan içine çektiği duman plasenta aracılığıyla bebeğe muhakkak geçer ve bebeğin büyüme ve gelişmesini yavaşlatır. Gebelik döneminde sigara içmeyen bireyin de sigaralı ortamlardan uzak durması gerekir.
Bebek sahibi olmak isteyenler de sigaradan uzak durmalı
Yapılan bilimsel araştırmalara göre birçok konuda olumsuz etkileri bilinen sigaranın, hem erkek hem de kadının üreme kapasitesi açısından da olumsuz etkileri bulunuyor. Günümüzde en sık görülen alışkanlıklardan biri olan sigara, üreme hücrelerine zarar vererek erkeklerde sperm, kadınlarda ise yumurta kalitesini ve sayısını olumsuz yönde etkileyerek doğurganlık kapasitesini nerdeyse 2-3 kat azaltabiliyor. Nikotin, kadınların yumurtalıklarında oluşan üreme hücrelerinde kötü etkiler bırakarak, yumurtanın yapısında anomaliler oluşmasına neden oluyor. Yumurtalıklara zarar veren sigara erken menopoz sorunlarına da yol açıyor.
Sigara kullanan kadınlarda normal yollarla gebelik şansı azaldığı gibi, tüp bebek tedavisinde de başarı şansı olumsuz yönde etkileniyor. Sigarayı bırakan kadınların kısırlık tedavisi ile başarı şansında yükselmeler oluyor.
Özellikle kadınlar arasında her geçen yıl artan sigara tüketimi, hamilelik döneminde geri dönülemeyen zararlara neden oluyor. Özellikle anne adayı olan kadınlarda oluşan sigara bağımlılığı, sadece içen kişiyi değil, aynı zamanda anne karnındaki bebeği de olumsuz yönde etkiliyor.
Anne karnındaki bebeğin göbek kordonu ve plasenta (eş) aracılığıyla annenin yediği içtiği besinlerden, soluduğu havadan, psikolojik yapısından beslenip, etkilendiğini söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Gülhan Cengiz "Hem anne hem de bebek için son derece tehlikeli olan sigara, stres ve sıkıntı giderici değil, stres ve sıkıntı kaynağı oluyor. Sigara göründüğü gibi basit değil, 4000 civarında zehirli ve kanserojen kimyasal madde içeriyor. Sigara, annenin başta solunum sistemi olmak üzere kalp, damarlar ve vücudun diğer tüm organlarına zarar veriyor" diyor. Annenin faydalı besinler alması halinde bebeğinin sağlıklı gelişip büyüyeceğinin altını çizen Cengiz, annenin sigara içmesi durumunda ise sigarada bulunan kimyasal maddelerin aynı yolla bebeğe ulaşacağını belirtiyor ve ekliyor "Anne sigara içiyorsa bebek de sigara içiyordur. Bu da henüz gelişmekte olan minicik bebeğin yeni oluşmakta olan organlarına zarar verir. Bebeğin organları annesine göre kat kat fazla zarar görür."
Gebelikte pasif sigara içiciliğine dikkat
Hamile annenin her zaman temiz havalı yerleri tercih etmesi gerekiyor. Pasif sigara içiciliği, sigara içmeyen kişiye çok fazla zarar verebiliyor. Ayrıca, çevreye yayılan yan akım dumanı daha fazla kimyasal madde içerdiği için daha zararlı hale geliyor.
Anne adayı, gebeliği sırasında sigara içsin ya da içmesin başkalarının içtiği dumandan da etkileneceğini göz önünde bulundurmalıdır. Annenin bulunduğu ortamdan içine çektiği duman plasenta aracılığıyla bebeğe muhakkak geçer ve bebeğin büyüme ve gelişmesini yavaşlatır. Gebelik döneminde sigara içmeyen bireyin de sigaralı ortamlardan uzak durması gerekir.
Bebek sahibi olmak isteyenler de sigaradan uzak durmalı
Yapılan bilimsel araştırmalara göre birçok konuda olumsuz etkileri bilinen sigaranın, hem erkek hem de kadının üreme kapasitesi açısından da olumsuz etkileri bulunuyor. Günümüzde en sık görülen alışkanlıklardan biri olan sigara, üreme hücrelerine zarar vererek erkeklerde sperm, kadınlarda ise yumurta kalitesini ve sayısını olumsuz yönde etkileyerek doğurganlık kapasitesini nerdeyse 2-3 kat azaltabiliyor. Nikotin, kadınların yumurtalıklarında oluşan üreme hücrelerinde kötü etkiler bırakarak, yumurtanın yapısında anomaliler oluşmasına neden oluyor. Yumurtalıklara zarar veren sigara erken menopoz sorunlarına da yol açıyor.
Sigara kullanan kadınlarda normal yollarla gebelik şansı azaldığı gibi, tüp bebek tedavisinde de başarı şansı olumsuz yönde etkileniyor. Sigarayı bırakan kadınların kısırlık tedavisi ile başarı şansında yükselmeler oluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder